HALK SAĞLIĞI İÇİN 010
Umur Gürsoy
1996-2006 yılları Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Uz. Dr. Füsun Sayek’in
(ö.16.10.2006) değerli anısına
39- 1994 Yılından beri verilmekte olan Nusret Fişek Halk Sağlığı Bilim Ödülü’nün ilkinin (1994) ve Dr. Füsun Sayek Tıp Bilim Hizmet Ödülü (2011) sahibi kıymetli hocamız göğüs hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Yusuf İzzet(tin) Barış’ı (d. 1931 İzmit) 22 Eylül 2013 tarihinde sonsuza uğurladık. Allah Rahmet eylesin. Hakkım ona helâl olsun.
“Dönem 3’te dahiliye sözlü sınavında hocanın biri
bir EKG çıkardı, bunda ne var diye
sordu, her birimiz baktık; tabii
birşey anlamadık. Rahmetli
İzzet hocam verin bir de ben
bakayım dedi ve sonra bu intermittant
koroner sendromu, dedi ve soruyu soran
hocaya dönüp sen ömründe böyle
kaç vaka gördün,
diye sordu. Hoca kem küm etti ve olayı kapatmaya çalıştı. Sonra İzzet
hocam bize döndü ve hepiniz
geçtiniz çıkın, dedi. Böyle bir baba hocaydı.”
1979
Hacettepe Tıp Mezunu bir öğrencisinin aktardığı bir anı.
40- Füsun Abla’yı şahsen ve TTB’li
ve Akdeniz Üniversiteli yıllarımdan tanıyordum. Antalya’da son kez
karşılaştığımızda: “Umur, STED’e (Sürekli Tıp Eğitimi
Dergisi) yazı
yaz” demişti. Ona verdiğim sözü hâlâ tutamadım.
41- Nusret Fişek Halk Sağlığı Ödüllerine başvuruların artması ve
artırılması konusunda gösterilen çabalara sunacağım katkıdır:
Bu
yılın (2013) Nusret Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü, Kasım
ayında doğan (21 Kasım 1914) ve ölen (3 Kasım 1990) Fişek’in doğumunun 99; Ölümünün 23 yıl dönümünde, 3 Kasım 2013
Pazar Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde saat 15.00’de başlayacak
törende açıklanarak verilecek.
1991
yılından beri “Türkiye’de halk sağlığı alanına önemli katkıları olmuş, halk sağlığı
konusunda iz bırakır çalışmalar yapmış, gerçek ya da tüzel bir kişiyi veya bir
grubu ödüllendirerek halk sağlığının gelişmesine katkıda bulunmak”
amacıyla 2 yılda bir verilen Nusret Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü
ve “Sosyalleştirme Yasası”nın ruhuna
uygun bir şekilde ve olanakları ölçüsünde; başarılı bir ekip hizmeti veren,
entegre sağlık hizmeti sunan, bölgesindeki toplumla kaynamış sağlık ocaklarını
kamuoyuna duyurarak bütün sağlık ocaklarını daha iyi hizmet vermek yönünde
özendirmek” amacıyla her yıl verilen Nusret Fişek Sağlık Ocağı
Ödülü’ ne 1994 yılında 2 yılda bir verilmeye başlanan Nusret Fişek Halk Sağlığı
Bilim Ödülleri eklenmişti.
Nusret Fişek
Sağlık Ocağı Ödülü, 2010 yılı sonu itibarı ile
birinci basamak sağlık hizmetlerinde aile hekimliği uygulamasına geçildiğinden “birinci basamağa yönelik olarak başka bir
ödülün oluşturulması için önümüzdeki yıllarda değerlendirmeye alınması ve
sürecin izlenmesi” kaydıyla kaldırılmıştı.
“Türkiye’de halk
sağlığı alanına son yıllar içinde önemli katkıları olan ya da bir dalda bir
gelişmeyi sağlayan gerçek ya da tüzel bir kişiyi veya bir grubu ödüllendirerek,
halk sağlığı alanındaki çalışmaları özendirmek ve halk sağlığının gelişmesine
katkıda bulunmak” amacıyla her yıl verilen Nusret Fişek Halk Sağlığı
Bilim Ödülleri; 2011 yılında isim ve amaç değiştirilerek Nusret Fişek Halk Sağlığı Araştırma
İnceleme Özendirme Ödülü adıyla başta “genç
araştırmacılar olmak üzere Prof. Dr. Nusret Fişek’in halk sağlığı alanına
yaptığı katkıları geliştirmek ve bilimsel çalışmaları ve halk sağlığı
sorunlarına yönelik araştırmaları teşvik etmek” amacıyla 2 yılda bir verilmeye
devam ediyor. Her yıl verilen Nusret Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü de
2011’den itibaren 2 yılda bir yapılacak ve her iki ödül de
ekim ayında açıklanıp 3 Kasımdaki Nusret Fişek’in ölüm yıldönümü etkinliğinde verilecek.
Ne
var ki 2008, 2009 ve 2010 yıllarında Bilim Ödülü adayları arasında ödüle değer
kimse bulunamamıştı. 26 Şubat 2013 tarihli elektronik dilekçeme TTB’nin Merkez
Konseyi imzasıyla verdiği 28 Şubat 2013 tarihli elektronik yanıtdan, son Nusret Fişek Sağlık Ocağı Ödülü’nün
2010 yılında Mersin Tarsus Merkez 6 No’lu Sağlık Ocağı’na verildiği, Nusret Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü’nün 2010 yılında Prof. Dr. Hamdi Aytekin’e, 2011 yılında da Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu’na verildiği belirtiliyordu. Aynı yanıtta
“2012 Araştırma İnceleme Özendirme
Ödülü sürecinde iki aday başvurduğu, başvurulardan biri hizmet ödülüne yapıldığı
için değerlendirmeye alınmadığı ve kalan tek başvurunun ise ödüle değer
bulunmadığı” belirtiliyor;
“Ödüllere
başvuruların artması ve artırılması konusunda gösterilen çabalara sunacağınız
katkılar bizi sevindirecektir.” deniliyordu.
Araştırma
İnceleme Özendirme Ödülüne aday göstermek için adayın kapsamlı bilgileri ve
araştırma özeti istenmesi nedeniyle daha uzak bir seçenek olan ‘araştırma ve
incelemeyi vb.’ yapan ekip veya kişinin kendini ödüle aday göstermesi
dışındakilerin aday gösterme seçeneklerinin yaşama geçmesi zor oluyor. Aynı şey
Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü aday önermesi için de geçerli. Örneğin, daha 1950’li yıllarda Türkiye’de
hava kirliliğine ilk dikkati çekip hava kirliliği ile mücadele derneği kuran (Bu
nedenle Başbakan Menderes’e “Hava çamaşır mı ki kirlensin?” sorusunu sorduran), eski milletvekili ve Sağlık Bakanlarımızdan ve kapatılan eski
Yeşiller Partisi Kurucu (?) Başkanı, Prof. Dr. Celal Ertuğ’u (d. 1913 - ö. 20.12.2001)
(bkz. http://tr.wikipedia.org/wiki/Celal_Ertu%C4%9F)(ölümünden birkaç
yıl sonra); Ödül yönergesinde “sadece
yaşayan kişi ve halen faal tüzel kişiliklere verilir” şeklinde bir koşul olmadığı
için Nusret Fişek Hizmet Ödülüne bireysel başvuru ile aday göstermek istedim.
Ama adaylık formunda aday hakkında istenen bilgilere (Doğum tarihi, mesleği,
görevi, En Son Mezun Olduğu Okul, Mezuniyet Sonrası Eğitimi, İş Adresi ve Tel,
Ev Adresi ve Tel, e-posta adresi, Adayın Son Çalıştığı Üç Kurumun Adı ve Adresi ve Aday gösterilme
gerekçesi -Adayın çalışmaları ve adaylık gerekçesi ayrıntılı olarak yazılmalı
ve adayın
çalışmaları ile ilgili dokümanlar bir dosya halinde forma eklenmelidir-) ulaşma veya bilme olanağı olmadığı için (o
yıllardaki internet olanakları ve wikipedia verileri gelişmiş olmaması nedeni ile)
Ertuğ’u aday gösteremedim. Aday yaşasa dahi bu bilgilere kişisel aday gösterenler
için (o zaman) bu pek olası değil(di).
Aday gösterildiklerinde hayatta olan ve
olmayanlara ödül verilmesinin; yaşayanlara onur ve çalışma hevesi ve nedenini
çoğaltma ve öldükten sonra da yaşamak gibi bir amacı da vardır. Ölmüşlerine ve
yaşayan mensuplarına hasbelkader konmuş bir meslek ve bilim ödülünü yaşatamayan,
verecek aday bulamayan bir camianın var olma, neslini sürdürme ve yaratıcılık sorunları
var demektir.
TTB
ne yapmalı?
Ödül
yönergesinde aday göstermeyle ilgili formda istenen bilgilerin aday gösterenlerce
değil TTB ödül sekreterliğince toplanması bir yol olabilir. Ödüle aday gösterme
başvurusu Ödül Yönergesindeki kurumlar dışına Sağlık Bakanlığı, Çalışma
Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı ile bütün sağlık iş kollarındaki (Okul sağlığı, iş ve işçi
sağlığı, çevre sağlığı) meslek odaları, sendikalar, vakıf ve kamu yararına
çalışan derneklere de açık olmalıdır. Nusret Fişek Ödülleri ‘Toplum Hekimliği
Ödülleri’ değil ‘Halk Sağlığı Ödülleri’dir.
Halk sağlığı akademisyeni ya da mesleklerinde olmasalar dahi halk sağlığına
hizmet edenlere hizmet ödülü verebilmenin koşulları bunu gerektirmez mi?
42. Geçen
yıl (2012) 25 Ekime gelen kurban bayramı, bu yıl 15 Ekim 2013’e denk gelen Cuma
günü idrak edildi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 02.10.2013 tarihli Kurbanlık Satışıyla İlgili Basın
Açıklamasına göre 2012 yılında kurban bayramında Türkiye genelinde toplam 785
bin 134 baş büyükbaş hayvan ve 1 milyon 976 bin 924 baş küçükbaş; toplam 2
milyon 762 bin 58 adet hayvan kurban edildi. Sayı köylerde muhtarlar, belediyelere
bağlı kurban pazarlarında ise Kurban Hizmetleri Komisyonlarının topladıkları
hayvan küpelerinin sayısını Gıda Tarım ve hayvancılık bakanlığına bağlı il
müdürlüklerine bildirmeleri ile elde ediliyor. (1999 yılında yaklaşık 2 milyon
büyük veya küçükbaş hayvan kurban kestiği tahmin ediliyordu bkz. Sabah Gazetesi (2000), “210 trilyonluk
Pazar”, Sabah Gazetesi, 16. 03. 2000).
Nüfusa
göre en çok ve en az kurbanlık hayvan nerede kesildi ve illerin kişi başına
gelir oranları?
43. Kongrenin
elektronik bilgi ağı (web) sayfasından (http://www.uhsk.org/ocs/index.php/uhsk16/uhsk16) anladığıma
göre 16. Halk Sağlığı Kongresi, yazımı bağladığım bugünlerde (October 28, 2013 - October
31, 2013) Antalya’da bir turistik otelde (halka, gazetecilere, başka meslek ve
tıp uzmanlıkları üyeleri ile Tıp Fakültesi öğrencilerine kapalı) yapıldı. Sadece
kongre konaklama ücretini yatırıp kongreye katılanlara verilen Kongre Bildiri Kitap(çığ)ının
(bilginin, mezuniyet sonrası ve meslek içi eğitimin maliyeti şöyle tecelli
diyor:
Kongre Katılım Ücreti
İşlemleri:
Erken kayıt (kongrenin tamamı için)
Öğretim Üyesi ve Uzman Doktor
Katılımcılar: 275 TL
Geç Kayıt (kongrenin tamamı için)
Öğretim Üyesi ve Uzman
Doktor: 350 TL
Günlük katılım: Tüm katılımcılar için 100 TL/gün
(refakatçi için 10 TL/gün)
Konaklama için erken ödeme
3 kişilik odada kişi
başına 80 TL
2 kişilik odada kişi
başına 90 TL
2 kişilik odada tek başına
135 TL
Konaklama için geç ödeme
3 kişilik odada kişi
başına 90 TL
2 kişilik odada kişi
başına 100 TL
2 kişilik odada tek başına 150 TL
Kongre
düzenleyicilerine geçmişte birkaç kez Kongre katılım ücretleri seçenekleri
arasına benim gibi kongreye gelmeyip kongre kitabını (tam bildiri anlamında)
almak isteyenler için “Katılımsız Kongre kitabı alma” şeklinde bir seçenek
oluşturulmasını önerdim, bunun olanaksız olduğu yanıtını aldım. Bu durumda
bencileyin gibi Ekim 2013 maaşı 2.400 TL; döner sermaye katkı payı ödemesi
yaklaşık 3500 TL olan biri için bir kişilik kongre katılımının Gürsoy ailesine
evden eve gidiş- dönüş maliyeti tahmin edilemeyen ara ulaşım harcamaları
(Osmaniye-Antalya otobüs yolculuğu sonucu otele intikal taksi ücreti ve
yolculuk esnasındaki yemek ve WC ücretleri vb. hariç) şöyle:
Uzman doktor katılımcı
kayıt ücreti: 275-350 TL ortalaması: 312,5 TL
En ucuz konaklama
seçeneği üç kişilik odada bir kişiden 80-90 X 5 gün = 400-450 TL= ortalama 425
TL
İki günü hafta sonuna
geldiği için toplam üç günlük iş kaybının getireceği döner sermeye katkı payı
kaybı yaklaşık 3500/30X3= 350
Toplam kongre en az maliyetim=312,5+425+350= 1087,5
TL.
Taşrada çalışan
bir halk sağlığı uzmanının Ulusal kongreye katılma nedeni ne olabilir? Okullarda
andımız neden kaldırıldı? İşte bu yüzden: maaşımın yarısı aylık gelirimin
yaklaşık beşte biri durup dururken, hiçbir karşılığı ve bilenle bilmeyeni;
çakışanla çalışmayanı ayırt eden bir sistem yokken neden “… Türk varlığına
armağan olsun” ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder